ESTETİK CERRAHİ’YE YÖN VERİYOR
Uzmanı Prof. Dr. Onur Erol:
olduğu Altın Oran yaklaşımı neden bazı insanları daha çekici bulduğumuza ışık
tutuyor. Antik çağlardan günümüzdeki teknolojik tasarımlara kadar; sanatçı ve
tasarımcılara ilham kaynağı olan Altın Oran; günümüzde estetik operasyonların
planlanmasında da kullanılıyor.
bozulmaya başlıyor
görünmeyi, sadece kültürel olarak daha talep gören bir dönem olduğu için istemeyiz.
Yaşlılık belirtileri de Altın Oran’ı bozar ve bunlarla savaşılması gerekir. Yaşlılık
belirtilerinin bir uyum ve oran gözetmeksizin ortadan kaldırılmaya çalışılması,
örneğin sadece burundaki eğriliğin giderilmesi ama çene kavisiyle uyumunun göz
ardı edilmesi de Altın Oran’dan bizi uzaklaştırır.
bir oran prensibi idi..
şey bir sayısal değere karşılık gelir. Matematiğin eski kuramcıları da doğanın
işleyiş yasalarını, varoluş ve nedenleri açıklamak için sayıları kullandılar.
Buldukları kimi evrensel kodları ise Altın Oran, Altın Sarmal, Phi sayısı,
Fibonacci Dizilimi gibi sayıların dizilim kalıplarıyla açıkladılar. Plastik
sanatlar ve mimari doğadaki bu uyum yasalarının izinden giderek estetik olana
ulaşmaya çalışır. Bu matematiksel kalıplar, insan bedeninde ideal oranı hesaplamak
için de kullanılmıştır. Eski Mısır Rölyeflerinde, Antik Yunan ve Roma sanat
Eserlerinde oldukça belirgin olan bu uyum prensibi, 1,618 olan Phi sayısına
dayanır. Bu sayının bulunduğu orantı,
tüm çağlarda mimari ve plastik sanatlarda harmoninin ve estetiğin
belirtisi kabul edilmiştir. Bir sanat
eseri ya da doğada izlemekten hoşlandığımız, keyif aldığımız, gözümüzü yormayan
ve uzun süre izlediğimizde dahi bıkkınlık yaratmayan güzelliklerin temelinde
“Altın Oran”ın izleri vardır.
boyumuzun, yerden göbeğimize kadar olan yüksekliğe oranı Phi sayısını verir.
dirsek omuz arası ile dirsek bilek arasının oranı Phi sayısını verir, yine
bileklerimizden omza kadar olan tüm kolun dirsek omuz arasının oranı da Phi
sayısı’dır.
ön iki dişin enlerinin boylarına oranı da Phi sayısını verir, Yüzümüzde ise;
arasındaki boşluğun gözbebekleri arasındaki boşluğa oranı,
uzunluğunun burun genişliğine oranı,
yüz genişliğinin oranı,
genişliğiyle üst dudak genişliğinin oranı,
ön iki dişin enlerinin boylarına oranı Phi sayısını verir. Günümüz dişçiliğinde
de bu oran ideal kabul edilmektedir.
bulunur mu?
Özellikle de yüzü Altın orana sahip kişiler hemen tüm kültürel
değerlendirmeleri aşarak güzel kabul edilmektedir. Yüzde Altın Oran estetikte
mükemmelin temsilidir. Jessica Alba, Charlize Theron, Megan Fox, Rihanna, Adriana Lima,
Liz Hurley gibi ünlülerde bu oran mevcuttur.
doğada Altın Oran varken çoğu insan yüzünde
bu oran bulunmuyor?
ideal formunu bozucu etkilere sahip. Ama ilginç olanı eğer içgüdülerimize kulak
verecek olursak, bize çekici gelen kişi, doğacak yavruyu altın orana
yaklaştıracak kişidir. Fakat çok azımız içgüdüsel olarak bize çekici gelen eşleri
seçiyoruz. Çünkü bize genetik olarak en uygun partner; eğitimini, sosyal
yaşamını hiç benimsemeyeceğimiz biri olabilir.
Cerrahi yüzümüzde Altın Oran’ı oluşturmamızı sağlar mı?
bilmeyerek Altın Oran’a uygun bir değişim isteriz. Estetik Cerrahi’nin vardığı
nokta bu uyumu yüzümüzde yakalamamıza yardımcı olur. Dahası Estetik Cerrahınız
istenen burun ameliyatı, yüz germe, dolgu uygulamalarında Altın Oran prensibini
uygularsa doğal ve zamansız bir güzellik elde edersiniz. İnsanlar sizi çekici
bulur ama bunun nedenini tam olarak da açıklayamazlar. Tıpkı yüzünde tek tek
her yeri güzel olan kimi insanların bize çekici gelmezken daha mütevazi
ölçülerin kombininin (iri olmayan gözler, ince dudaklar vb.) çekici gelmesi
gibi.
için neler yapılabilir?
organdır. Yüzün diğer organlarına ve tamamına oranı yüz güzelliğinde önemli yer
tutar. Alın-burun-çene üçgenindeki bölgenin yaklaşık 1/3 oranında birbirine
yakın dengede olmasına dikkat edilir.
Kulak ile burun, aynı paralel eksende ve yaklaşık uzunlukları birbirine yakın
olmalı. Aynı şekilde; burnun eni, iki burun kanadı arasındaki mesafeden fazla
olmamalı, burun sırtı, kaş kavisi ile uyum içinde paralel olmalıdır. Bu oranları sağlamak için burun küçültülebilir,
büyültülebilir, ucu kaldırılıp indirilebilir veya burun uzatılıp
kısaltılabilir.
ALIN: Düz bir alın yağ/doku enjeksiyonları ile alın konveks
bir şekle getirilebilir.
KAŞLAR: Düşük kaşlar botox ya da minik germe, asma operasyonlarıyla kaş
ucunun mesafesi artırılarak gözler açığa çıkartılabilir.
YANAKLAR: Yaşlı bir yüz ise sarkmış olan yanaklar asılarak
kaldırılabilir, yağ dokusu erimiş bölgeler doku kokteyli ile
belirginleştirilebilir, şişman görünümlü yanaklar daha zayıf görünümlü hale
getirilebilir.
DUDAKLAR: Anatomik olarak üst dudak hafifçe alt dudağın (1-2 mm) önündedir
ve alt dudak üst dudağa göre daha kalındır. Bu oran kişiden alınan yağ dokusu
ya da haylüronik asit dolgularla zahmetsiz ve güvenli biçimde sağlanabilir.
ÇENE: Çene geride ise dolgularla desteklenebilir, fazla çıkıntılı ve
(kadınlar için) erkeksi ise törpülenebilir.
KULAKLAR: Kepçe kulak görünümü basit bir operasyonla giderilebilir ve
yandan görünüme büyük katkıda bulunur.